Türk-iş Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde açıklama yaptı
Ankara’da 1 Mayıs Tandoğan Meydanı'nda kutlanırken Türk-iş Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde açıklama yaptı.

Fotoğraf: ANKA
Ankara - KESK, DİSK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs için Tandoğan Meydanı’nda 1 Mayıs’ı kutlarken Türk-İş’e bağlı sendikaların Ankara Şubeleri, konfederasyonun başkentte 1 Mayıs kutlanıp kutlanmayacağı konusunda açıklama yapmamıştı.Türk-İş Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde açıklama yaptı.
Türk-İş yöneticileri ve üyeleri, 1 Mayıs dolayısıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde bir araya geldi. Türk-İş üyeleri, “Türk-İş nerede biz oradayız”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz”, “İşçiyiz, haklıyız, kazanacağız”, “Direne direne kazanacağız”, “Kadına şiddete hayır”, “Kıdeme dokunan eller kırılsın” sloganları attı. Türk-İş Ankara İl Başkanı Nihat Zengin, şunları söyledi:
“Biz işçiler, dil, din, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce ayrımı olmaksızın, emek gücüyle yaşam mücadelesi verenler olarak, ortak taleplerimizi yüksek sesle dile getirmek için bugün burada bir kez daha bir araya geldik. Bugün burada olduğu gibi ülkemizin diğer şehirlerinde, dünyanın birçok yerinde, bizlerle aynı kadere sahip arkadaşlarımız, işçiler, emek dostları, hak ve özgürlük talepleriyle alanlardalar” dedi.
"Biz, insanca çalışmak ve insanca yaşamak istiyoruz"
İnsanca çalışmak ve insanca yaşamak istediklerini belirten Zengin, “Taşeronda, güvencesiz, kuralsız çalışmak, ucuz işgücü olmak, iş kazalarında can vermek istemiyoruz. Bizler alın teriyle, haram lokma yemeden yaşam mücadelesi verenleriz. Bizler, tüm insanlık için daha adil bir dünya istiyor, eşitlikçi bir dünyayı hayal ediyoruz. Emeğin hakça bölüşümünün mücadelesini veriyoruz. İşin, ekmeğin olmadığı bir yerde sosyal barışın da olmayacağını biliyoruz. Emeğin baş tacı edildiği, her alanda demokrasinin geçerli olduğu bir düzen istiyoruz. Sorunlara karşı mücadeleyi yükseltmek için tekrar bir aradayız” dedi.
“Kıdem tazminatımıza el uzatılmasına, haksız yere işten çıkarmalara, açlığa ve sefalete mahkum bırakılmaya, sendikasızlaştırmaya, güvencesizleştirmeye, çocuklarımızın geleceğinin çalınmasına ve topyekün hayatımızın karartılmasına karşı alanlardayız” diyen Zengin şöyle devam etti; “Emekçilerin yüzlerce yıl süren mücadeleler sonunda elde ettiği haklar ellerinden alınmak isteniyor. Sağlık, eğitim, sosyal güvenlik özelleştiriliyor; sosyal devlet ortadan kaldırılıp yerine paranın egemen olduğu bir düzen kurulmak isteniyor.”
Denetimsizliği, kuralsızlaştırmayı, esnekleştirmeyi öneren politikalara karşı mücadeleyi sürdüreceklerini söyleyen Zengin; “Sendikalı ve toplu sözleşmeli çalışma koşulları, sosyal adalet, eşitlik, kardeşlik, barış ve özgürlük için her zamankinden daha kararlı şekilde mücadele edeceğiz. Uygulanan iktisat politikalarının temelinde insan ve istihdam olmalıdır. Güvenceli ve insan onuruna yaraşır iş koşullarında çalışmak bir ayrıcalık değil, en temel insan hakkıdır” dedi.
"696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçilerin sorunları bir an önce çözüme kavuşturulmalıdır"
Zengin taleplerini şöyle sıraladı
- “Kamu kurumlarındaki geçici işçilik uygulaması, güvencesiz istihdamın bir türüdür. Bu koşullarda çalıştırılan işçiler güvenceli şekilde istihdam edilmelidir.
- İş cinayetlerine dönüşen iş kazaları önlenmelidir.
- Kayıtdışılık ülkemizin uzun soluklu ekonomik sorunlarından biridir ve hâlâ devam etmektedir. Kayıtdışı sorunu çözülmeli, herkes kayıt altına alınmalıdır.
- Kıdem tazminatı işçiler bakımından vazgeçilmez ve tartışılmaz bir haktır. Buna el uzatılması, ortadan kaldırılması ya da daraltılması yönündeki talepler gündeme dahi getirilmemelidir.
- Asgari ücret birey değil, aile temelinde hesaplanmalı, insana yakışır geçim şartlarını sağlamalıdır.
- Ücretli çalışanlar üzerindeki ağır vergi yükü düşürülmeli, vergi adaletsizliği giderilmelidir.
- 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçilerin sorunları bir an önce çözüme kavuşturulmalıdır.
- Bütün Toplu İş Sözleşmelerinde olduğu gibi şu an hali hazırda görüşülmekte olan Kamu Toplu İş Sözleşmelerinin Konfederasyonumuzun teklifleri dikkate alınarak, herkese insan onuruna yakışır bir ücret verilmelidir.
- Engellilerin toplumsal yaşamda tam uyum sağlamalarını sağlayacak kanuni ve fiili düzenlemelere hız verilmelidir.
- İşsizliğin pençesindeki milyonlarca genç için istihdam alanları sağlanmalı, nitelikli eğitim ve meslek edindirme programları desteklenmelidir.
- Beyin göçü bu ülkenin geleceğini çalmamalı. Gençlerimizin umudu yurt dışında değil, kendi ülkesinde yeşermelidir.''
May 1, 2025
(Haber Merkezi)
Evrensel'i Takip Et